başarısızlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
başarısızlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Aralık 2012 Pazar

Öz Gelecek Kuramı

İnsan ömrü su gibi akıp geçiyor. Tempus Fugit  (zaman geçer)  hiç kimseyi beklemez. Özetle bu durumu bize net bir şekilde açıklıyor.


Zaman yaşadığımız an içerisinde akmıyormuş gibi dururken , haftalar , aylar ve seneler nasıl olurda bir biri ardına geçiyor ?


 

Görelelik kuramı hakkında az çok herkesin bir bilgisi vardır. Albet Einstein , görelelik kuramını açıklarken bizim anlayabileceğimiz şekilde şu cümle ile ifade etmiştir.

"Güzel bir kızla geçirdiğiniz bir kaç saat bir an gibi, kızgın bir sobanın üzerinde oturduğunuz 1 saniye ise saatler kadar sürüyormuş gibi gelir insanlara "

İşte görelelik kuramı tam olarak budur.

"Cisimler hızlandıkça zaman cisim için daha yavaş akmaya başlayacaktır, ışık hızına ulaşıldığında zaman durmalıdır."

Demek ki insanoğlu hızlandıkça , daha çok yol kat ettikçe zaman onun için daha yavaş akacaktır. Ancak bekleyen bir insan için , zaman daha hızlı geçecek ve birden bire ömrü tamamlanmış olacak. Ne olduğunu anlamadan son kullanma tarihine erişecektir.

Bir insan ömrü ortalama olarak 70 yıl.  Ne yapmak istiyorsak bu 70 yıl içerisinde yapmamız gerekiyor. Yaşadığımız dünya düzeni , insanı sürekli farklı koşuşturmacalar içerisine çektiğinden dolayı biz bu ömrü nasıl tamamladığımızı anlamadan bitiveriyoruz.

Yaşadığımız her anı , bilinçli bir şekilde değerlendirmemiz gerektiğine inanan biriyim. Bu sebeple her yaşadığımız olayın , bize kattığı bir değer olduğunu düşünüyorum.

Biz dünyaya geldiysek ve ortalama 70 sene yaşayacaksak bunun bir anlamı olmalı. İşte bu yaradılış amacımızın ne olduğunu araştırmalıyız. Bulabilirsek ne mutlu bize ..

Nacizane olarak kendim için planladığım , örnek temsil edecek , basit bir öz gelecek planım aşağıda yer almaktadır.

Bu planı 2011 yılında yazdığımda , henüz hiç birini gerçekleştirmemiştim.  Şimdi baktığımda ise üstü çizili olan maddeleri başardığımı ve yoluma devam ettiğimi görmekteyim.

Herkesin bu tarz bir öz gelecek haritası olması gerektiğine inanmaktayım. Yeni nesil IK yöneticileri bu tarz öz gelecekten bahseden adayları çok severler. Bir çok aday , henüz öz geçmişlerini doğru düzgün anlatamıyor. Bu durum da öz geleceğe sahip olan kişiler , her zaman bir adım önde oluyorlar.

Bu listeye benzer bir liste hazırlayıp , başardığınız adımların üzerini çizdikçe daha çok feyz alacak ve belki önümüzde ki on yıl değil yirmi yılı böyle planlayıp , başaracaksınız

Kim bilir ?


2012 GYTE’de Yüksek Lisans İşletme MBA Programına Başlamak ve Başarı İle devam etmek.
2012  İngilizce’de Advance Düzeyde Konuşmak ve Yazmak. ( Şuan Upper İntermediate )
2012 Casper’da Bölge Sorumluluğu Misyonumu Tamamlayıp Account Manager Olmak.
2013 Yüksek Lisans Programımı Tamamlayıp Başarılı Bir Proje Hazırlamak. Projeyi Hayata Geçirmek ( Satış-Pazarlama).
2013 Bir Yabancı Dil Daha Öğrenmek ( Rusça )
2014 Sürdürülebilir Başarı , Liderlik , Yaratıcı Satış ve Pazarlama Üzerine Kitaplar Yazmak ve Yayınlamak.
2014 Öğrencilere Sürdürülebilir Başarı, Liderlik , Yaratıcı Satış ve Pazarlama Üzerine Seminerler Düzenlemek.
2015 Casper Bilgisayar Türkiye Satış Müdürü Olmak.
2015 Doktora Yapmak. (e-ticaret) ( Yeditepe Üniv.)
2017 Casper Bilgisayar’da Uluslararası ve Türkiye Satış Müdürü Olmak
2019 Casper Bilgisayar’da CEO Olmak.
2020 Başarılı Olmak İsteyen İnsanlara Seminerler Düzenlemek Ve Başarı Yeteneğini Kazandırmak.
2021 Geleceğin Liderlerini Yetiştirmek.
2022 Uluslararası Düzeyde Başarılı Olmak İsteyen Tüm İnsanlara Başarı , Liderlik , Satış ve Pazarlamayı Anlatmak



Oktay Tilkili

Tuzla-İstanbul

01.12.2012




 
 

Beyn-el Milel

"Başarı bir varış noktası değil, yolculuğun ta kendisidir."

İnsanlar başarılarını, o başarıyı elde edebilme yolunda yaşadıkları başarısızlık tecrübelerinin ardından yakalamışlardır. Kendilerini yanlışlayan olaylara karşı, dik durabilen insanlar bu başarıya vakıf olurlar. Başarıyı elde etmek için, önce içsel engelleri ortadan kaldırmak gerekmektedir. Yenilgi fikri ile inanç büyüklüğü arasında ters orantı vardır.



Başarı için doğru strateji şarttır. Mevcut durumun analizinin yapılması, tabanına bir felsefe yerleştirilmesi, strateji uygulayabilmek için gerekli adımların başında gelir. Başarıya ulaşmak için doğru stratejinin, doğru yerde ve doğru zamanda uygulanması gerekmektedir.

Strateji kelime anlamıyla  sevk etme, yöneltme, gönderme, götürme ve gütme demektir. Çok yönlü amaçlara ulaşmak üzere kaynakların üstüne önemle gitmek ve harekete geçmek için yapılmış genel programlardır.

"Nereye gideceğini bilen insana tüm dünya yol verir " Çünkü bir hedefi ve bu hedefi başarmak için bir stratejisi vardır. Başarı işte bu bileşenlerin bir arada bulunmasından doğar. Kişisel gelişim ve kişisel başarı da aynı dinamikler üzerine kurulmuştur. Tabanlarında yatan felsefe hep aynıdır.

Ad astra , per aspera” - umutla yıldızlara - zorluklara rağmen hedefe ulaşmayı kısaca özetler. Yıldızlar, hedefler bazen ulaşılmaz gibi gözükebilir. Çünkü hedefe giden yol, engeller ile doludur. Çoğu zaman, geriye dönmek ya da hiç yola koyulmamak, daha cazip gözükebilir. Ancak böyle zor şartlar altında elde edildiğinde, gerçek bir başarı öyküsü ortaya çıkmaktadır. Bu başarıya imza atan kahramanlar da kendilerini gerçekleştirmiş olurlar. Kişisel gelişimlerine de bu yolda öğrendikleri deneyimleri dâhil ederek, sırada ki başarı hikâyelerini yazmak için daha donanımlı olurlar.

Kişisel başarı için,  kişisel gelişim ve kişisel doğru strateji uygulamamız şart. Başarılı insanların hayatlarına göz attığımızda bu mutlak doğruların yer aldığını görebilmemiz mümkündür. Kişisel stratejimizi uygulayabilmek için, geleceğe dair belirlenmiş bir takım planlama yapmamız gerekmektedir. Bu fütürizm ( gelecekçilik) konusuna girmektedir. Fütürizm ‘de daha ileri vadeli planlar yapılır. Kişisel hedefler koyarken bu kadar ileri tarihli hedefler yerine daha kısa vadeli hedefler koymak, odaklanmayı kolaylaştırır.

Gelecekte kendinizi nerede görmek istersiniz? Beş yıl sonra hangi pozisyonda olacaksınız? On yıl sonra ki hedefiniz nedir? İşte bu tarz soruların cevaplarını birden olmasa da yavaş yavaş verebiliyor olmamız gerekiyor. Üniversiteyi bitirmek üzere olan bir öğrenciye bu soruyu yönelttiğimiz de henüz karar vermedim dememeli. Kararını çoktan vermiş olması ve üniversite eğitimini o karar doğrultusunda yönlendirmesi gerekmekteydi. Bu tabi ki istisnai bir durum olabilir. Tüm üniversite öğrencisi arkadaşlarımız bu şekilde bilinçsiz olarak okulunu bitirmiyorlar. Ancak bu bilinç düzeyini daha da yukarılara çekmek, üniversite değil lise düzeyine indirgiyor olmamız, başarıyı ve başarılı gençlerin sayısını arttıracaktır.

İlk yapmamız gereken, önümüz de çarşaf gibi uzanan ilk on yılın planını yapmak. Bu planı yaparken gerçekçi olduğumuz kadar ön görü ve hayallerimize de yer vermeliyiz. Bir formül olarak değerlendirecek olursak ; %40 hayallerimizi, %30 öngörülerimizi , %30 mevcut durumuzu göz önüne almalıyız. Yapmış olduğumuz bu planı, sesli olarak sürekli tekrar edip, çevremizdeki insanlar ile paylaşmalıyız. Evrene yaydığımız bu mesajlar, ileride olmasını istediğimiz hayallerin gerçekleşmesi için bize yardımcı olacaktır. Anlattığınız ve inandırdığınız her insan, hayallerinize yaklaştığınızın bir kanıtıdır.

Her insan bir beyaz kâğıttır aslında, katlanabilirlik durumuna göre ya uçak olur uçarlar, ya da bir beyaz kâğıt olarak kalırlar.

Sizde bir uçak olup uçmak ister miydiniz?

Oktay Tilkili
Tuzla – İstanbul
09.12.2012

 

 

 

 

23 Ekim 2012 Salı

başarısızlık zirvesi - burak büyükdemir - etohum

başarı nedir?

başarı bir varış noktası değil yolculuğun ta kendisidir.

ben bu şekilde tanımlıyorum...

***

peki ya başarısızlık nedir ? hiç düşündünüz mü ?


düşünmek bile istemiyorum diyorsunuz sanırım .. ama malesef ki hayatta başarıdan çok başarısızlıklar ile karşılaşmaktayız.


***


en son neyi başardın ?

- bu blog'u yayınlamayı.


***



bir mail geldi ve başarısızlık zirvesi'nden haberim oldu. kayıt oldum. kaçırır mıyım?

e-tohum üzerinden gelen tüm mailleri itina ile okuyorum ..

başarısızlık zirvesi - adının tam tersine çok başarılıydı.

tüm insanlar başarısızdı ve orada ki tüm kalabalık başarısızlıkları alkışlıyordu.

Erhan Erkut ile başlayan başarısızlık maratonu ; ali saydam , burak büyükdemir , serdar kuzuloğlu , emin hitay , emre kurttepeli , ali sabancı , tunç kılınç ve hüsnü özyeğin ile devam etti.

bu saydığım isimlerin hepsi ama hepsi muhteşem başarısızlar.

***

kendimi o kadar başarısız hissettim ki , bu listede benim adım dahi yok. demek yeterince başarısız olamamışım :)


***


ben de başarısızım !

hemde 19 yaşında sıfırdan kurduğum şirketi 20 yaşında batıracak kadar başarısızım.


ne büyük başarısızlık değil mi?


kesin içinizden gülüyorsunuz. bunu hissediyorum.

19 yaşında kurulmuş şirketin 20 yaşında BATMASI değil batmaması mucize olurdu.



tabi bana 20 yaşında sorsaydınız . dünyanın en başarısızı benim sanardım.

abraham lincoln 'ün hayatını okumamıştım o zamanlar...


****


burak büyükdemir , muhteşem bir ekibi toplamış. tüm izleyenleri büyüledi.

inanır mısınız ? kaç saat sürdü o toplantı bir kişi wc'ye gitmez , bir kişi sigara molası vermez mi?


vermediler abi. bende mola vermedim. altımı ıslatma pahasına , oradan atmosfere yayılan sözcükleri yakalayıp , sentezleyebilmek adına wc'ye gitmedim

itiraf ediyorum.













cv festivali - bu festival ayrı ..

geçtiğimiz günlerde tadı damağımda kalan bir festivale katıldım.

daha önceden de bir çok festival görmüş geçirmiş biri olarak söylüyorum ki bu ayrıydı.

cv festivali

* * *
-insanın cv'si kadar önemli neyi olabilir ki - kendi adına
ad soyad gibi birşey , bugüne kadar ne yaptın  , bundan sonra ne yapacaksan hepsi orada yer alıyor.
ismin bir marka  , markanın da açıklaması da işte tam olarak bu öz geçmiş-

* * *
üsküdar gençlik merkezi'ni aradım buldum , capitol'e inerken sağda kalıyor - başbakanlık konutu karşısında ki aradan aşağıya salındın mı direkt önündesin :)

* * *

güzel sıcak bir ortam hazırlanmıştı , karşılayan arkadaşların sıcak kanlı , güler yüzlü olmaları ortama muhteşem bir pozitif enerji yayıyordu ..

avea insan kaynakları kıdemli uzmanı konuşmasını tamamladı bence gayet başarılıydı.

ve oktay mentorlarından birini buldu !

ömer ekinci sahneye çıktığında , ismini sanki biryerlerden duydum diye düşünürken...kendisini anlatmaya başladı ve ben nefesimi tuttum.konuşmasını tamamladğında büyülenmiştim.

bir insan hem bu kadar mütevazi hemde bu kadar başarılı olur. birgün bende onun gibi olacağımı düşündüm.

yemek masasında ömer ekinci'nin konuşması harikaydı diye arkadaşlara anlatırken arkadan bir ses - teşekkür ederim - dedi  baktım ömer ekinci yan masadaymış ve beni duymuş :)

****

ipek aral ve silikon vadisinden gelen arkadaşımız da çok başarılıydı. ben hafızamda kaldığı kadarıyla buraya aktarım yapıyorum ismini hatırlamadığım arkadaşların da ismini tekrar google 'dan bakıp yazmıyorum bence kendileri kalıcılık yaratmalılar. yani ömer ekinci , ipek aral gibi ..

****

ve timur tiryaki

ilk defa kitabınızı okuduğumda , bu kim diye google 'a sorgu oluşturdum ve intel'de çalıştığını öğrendim.

özalp çakırlı ile beraber intel'de çalışmışlar , özalp çakırlı benim abimdir. kendisi bana timur bey'den bahsetti ve onu daha yakından tanıma fırsatı buldum.

okuduğum kitabı , "budha mı olsam ceo mu olsam"  yoksa her ikiside mi?

daha önceden bob proctor , kevin hogan ve joe vitale okumuş biri olarak felsefesine pek yabancı değildim.

bir türk 'ün bu seviyelere gelmiş olması beni şahsen heycanlandırdı.

timur tiryaki benim mentorumdur. onu o bilmesede uzaktan takip ediyorum.


****

ve

cv festivali - bitti



21 Ekim 2012 Pazar

cumartesigünüçalışanlardanmısınız?

cumartesi günü sabah erken uyanıp , istanbul'un büyük retail marketlerini gezdim.

bayrampaşa forum , bayrampaşa carrefour , şişli cevahir , kadıköy nautilus ve gebze center.hepsinde gördüğüm tek ortak nokta müşteri sayısında ki azalmaydı.
bayram tatilini fırsat bilenler istanbul'u terketmişler.

müşterinin kıt olduğu dönemlerde IT satışı oldukça düşüyor.

kurban bayramı hem maddi bir bayram hemde uzun tatilli olunca insanlar alım yapmaktan çok gezmeye para harcıyor yada kurban kesiyor.

türk kahvesi molamı bugün kadıköy nautilus 'da da farina 'da verdim. ve yine hürriyet gazetesi elimdeydi.

d r 'dan yine bir kaç tane kitap aldım ve şuan onları karıştırıyorum.

iş çıkışı atlantis sirkine gittim. güzel bir platform hazırlanmış. portekizli bu ekibi izlemenizi tavsiye ederim.

saygılarımla

oktay

6 Ekim 2012 Cumartesi

Etek altını göstermeyen merdivenin de mucidi

Modern zamanın mucidi olarak tarihe geçen ve keşifleriyle dünyaya yön veren Nichola Tesla, Thomas Edison ve Henry Ford gibi isimlerle birlikte anılan Steve Jobs’un ölümünün üzerinden 1 yıl geçti.



Sadece endüstri dünyasında değil aynı zamanda sosyal halkın da benimsediği isimlerden biri olmayı başaran Jobs’un ortaya çıkan yeni 350 yeni patenti, onun en küçük detaylara bile verdiği önemi gözler önüne seriyor. Apple’ın ürettiği her üründe kendi vizyonundan bir kaktı yapan Jobs’un, şirketin mağazalarındaki merdivenlerden, ürünlerin paketlenmesine kadar bütün detaylarla ilgilendiği ortaya çıktı.
Merdivenin patentini aldı
Dünyanın en değerli şirketi olan Apple mağazalarının da markanın konumuna yakışan şekilde olması gerektiğini düşünen Jobs’un, yıllar önce yaptığı çizimlerde mağazalardaki cam merdivenlere kadar tüm detayları patentle korudu. Jobs’un detay hastalığının ve mühendislik birikiminin önemli bir örneği olan merdivenlerde, cam yüzeyler titanyum bağlantılarla tek bir parça halinde tutuluyor. Cam basamaklar da lazerle buzlandırılarak hem kayması engellenmiş hem de geçirgenliği azaltılmış. Jobs bu sayede aşağıdan bakanların, merdiven çıkmakta olan etekli bir kadını rahatsız etmemesini istemiş.
Paketleme örnek oldu
‘Farklı Düşün’ (Think Different) felsefesini geliştirdiği her ürüne yansıtan Jobs’un dikkat çeken bir diğer patenti ise ürünlerin paketlenmesiyle alakalı. Jobs’un en bilinen takıntılarından biri olan ‘minimal yönetim’, Apple ürünlerinin paketlemesinde de kendisini gösteriyor. Jobs’un iPod ile başladığı uygulama diğer üreticilere de sıçradı. Ürün ve aksesuarları kompakt bir biçimde küçük bir paketin içerisine sığdıran Jobs, kullanıcıların ürünle ilk temaslarında bile etkilenmesini amaçladı. Hem klavye tuşlarına hem de dairesel numaralara ulaşan iPod konsepti, dokunmatik ekran fikrinin seri üretime dönüşmesiyle, bu fikir de şirketin patent dosyalarındaki yerini aldı.
Vizyonunu yansıtıp devrim yarattı
SİNEMA sektöründe yeni bir dönemi başlatan Pixar’ı kuran, müzik endüstrisinde hem ticari hem de sosyal anlamda devrim yaratan iTunes ve iPod’u geliştiren, telekominikasyon sektörüne de el atarak iPhone’u tanıtan ve önü alınamaz hızda şirketi büyüten Jobs’un son büyük devrimiyse tablet bilgisayar iPad oldu. Şirketi kurduğu dönemde kişisel bilgisayar konseptinin en önemli öncülerinden biri olan Jobs, yine kendi geliştirdiği iPad ile PC döneminin fişini çekti. Ölümünün üzerinden 1 yıl geçtikten sonra ortaya çıkan patentler ise Apple’ın efsanevi CEO’su Jobs’un, ne kadar büyük bir dahî olduğunu yeniden hatırlattı. 1976 yılında kurduğu Apple’ı 620 milyar dolarlık piyasa değeriyle dünyanın en değerli şirketi haline getirdi. Jobs karaciğer kanserine yenik düşerek 5 Ekim 2011’de hayata veda etti.


Hürriyet'ten alıntıdır.

HP CEO'sundan Açıklama

ABD’li PC üreticisi Hewlett-Packard’ın (HP) CEO’su Meg Whitman, eski günlerine ancak 2016 yılında geri dönebileceklerini belirterek, “Bu durumun düzeltilebilir olduğunu düşünüyorum fakat biraz zaman alacak” diye konuştu.



Bu konuşmanın ardından şirketin hisseleri yüzde 13 düşerek hisse başı 14.91’e geriledi. HP hisseleri bu yıl toplamında ise yaklaşık yüzde 50 değer kaybederek son 9 yılın en düşük seviyesine geldi.

etohum başarısızlık zirvesi 2.panel

Özü başarısızlık zirvesinde ünlü isimler yer alıyor

http://vimeo.com/50771141

ali sabancı , hüsnü özyeğin , ali saydam , burak büyükdemir ,

Başarısızlık Zirvesi

ÖZÜ Rektörü Erhan Erkut'un konuşması

http://vimeo.com/50618363


1.14 dk 'da benim sorumu bulabilirsiniz.

20 Nisan 2012 Cuma

hep unuttuğum 3 sey

Hep unuttugum uc sey var ; isimler , yuzler , ucuncusunu hatirlamiyorum.
Son zamanlarda unuttugum 3 sey var ; sabah erken kalkmak , tras olmak , 3.sunu hatirlamiyorum :)
When you are courting a nice girl an hour seems like a second. When you sit on a red-hot cinder a second seems like an hour. That's relativity.

9 Mart 2012 Cuma

Learn from yesterday, live for today, hope for tomorrow. The important thing is to not stop questioning.